hiçbiryerden...
o kadar çok şey beynimde dönüyor ki nereden yazmaya başlayacağımı bilemiyorum.
8. ayın 14 ünde yaşadığım kayıp beni hem kendimden ötelere götürürken bir o kadar da kendime gelmemi sağladı

zor zamandı,

ben keşke 3 gün önce  yorulmak mı istemiyorsun ? denildiğinde çıkıp gitseydim. zamanında hayır deseydim belki de bu kadar derinden yaralanmazdım derken .bugün defterimi kurcalarken aslında çok daha öncesinden çıkıp gitmem lazımmış aylar öncesinden başlamış meğersem hüznüm...
defterim hüzünlerimle , suskun çığlıklarımla ve en çok ta kendime kızışlarımla dolmuş taşmış...

kendimi çok üzdüm
sevdiklerimi çok üzdüm
çiçeklerimi(dost) çok üzdüm
defterimi (yoldaş) çok üzdüm
çok yara aldım da
yine de hep şükür dedim
ama bir yerlerde yanlış giden bir şeyler var
ben bu değilim
hayatım böyle olmamalı
bu şehir ki 26 yıllık yaşamımda
yaşıyorum dediğim
en güzel gülüşlerimi bıraktığım
en güzel farkındalıklarımı tattığım
en güzel zamanlarımı geçirdiğim yerdi...
ne ara bu şehirle böyle ters düştük..

artık veda etme zamanı
son 4 ay...
bu şehirden giderken
tartımda mutluluklarımın acılarımdan daha ağır basması dileğiyle...
son 4 ay mutlu geçsin....

hiçbiryerden...
olur mu ya?
erkektir yapar
erkektir küfreder
erkektir bakar
erkektir laf atar
erkektir döver
erkektir öldürür
erkektir yaradılışında bu var
diye diye çocuklarını yetiştiren anneler bunlar sizin eseriniz!
kızlarınızı eve kapatıp,
susturmak yerine oğlanlarınıza edep erkan öğretseydiniz!
nefslerini kontrol etmeyi, sevmeyi güzelliği öğretseydiniz!
o oğlanlar dünyaya kötülük saçmayacaktı!
hayvanlar , çocuklar ölmeyecekti....!!!


bizi
o kızda mini etek giymeseymiş,
başı açık gezmeseymiş,
gülmeseymiş. ler mafetti.


bu dünya ki
Allah ın adıyla aydınları öldürenlerle
2 dakikalık zevk için bebeğinden yaşlısına   tecavüz edip öldürenlerle
savunmasız hayvanlara zarar verip öldürenlerle
dillerini adeta bir bıçak gibi keskin hale getirip hunharca kişilerin hayatlarına müdahale edip huzur bozanlarla dolup taşıyor


bu dünyada kötülük  hakim
insanlık yok
vicdan yok
merhamet yok
hoşgörü yok
tatlı dil yok
ama herkes müslüman !
kötüsün dünya
kötüsünüz insanım diye geçinen varlıklar
çok kötüsünüz....
NOT: söz meclisten dışarı...!!!

hiçbiryerden...
ben bu dünyadan olmamalıyım!
sanki sözcüklerim içime içime akmak için varlar gibi...
yoruldum bütün her şeyi yutmaktan ve dilimin bağından!
o kadar
ağır ki!
bedenime ve ruhuma verdiğim zararın hesabı yok!

ben , beni ben yapan bu suskunluğumdan
sinirlendikçe deli gülmelerimden
gözyaşlarımı tutmaya çalışmaktan ve çoğu zaman bunu başaramamaktan
öyle çok yoruldum ki
kendime kaç defa ''neden ?'' diye sormaktan
 her defasında cevapsız kalmaktan
ve tüm bunlara rağmen en çok ta kendimi sorgulamaktan
ve bu sorgulamalar sonucunda kendi benliğime yapmış olduğum haksızlıklardan ötürü en çok ama en çok kendime kızgınım!
çok kızgın!
çok!

             Kadın olmak mı?
Daha yeni dünyaya gözlerini açtığında minicik bir bebekken diri diri gömülmektir.
              Kadın olmak mı?
Daha yetişkin dahi olmadan bile 30 yaş büyük bir varlık tarafından kirletilmektir.
              Kadın olmak mı?
Bir saç telinden bile etkilenecek kadar zayıf mahluklar yüzünden yolda bile yürüyememektir.
               Kadın olmak mı?
Etek giydiğin için   tecavüze uğramaktır.
               Kadın olmak mı?
Kadın olmanın her hali bu dünyada yanlış, edepsiz!

         Günümüz kutlu olsun ey yürekleri                  yakılmış kadınlar!