28 Aralık 2017 Perşembe

                                                                     hiçbiryerden...
                                                     her zaman ki gibi yine susuyorum...
                                                                fakat suskun oluşum,
                                                             haklı oluşunuzdan değil!
                                                 yüreğimi sizin gibi kötüye yormadığımdan ,
                                            kelimelerinizin altında yatan iğnelemelerinizi ise
                                                             anlamıyor değilim
                                                     sadece yüreğimi dinliyorum.
                                                            yüreğim sus diyor 
                                                  sus ki  kazandıklarını zannetsinler.
                                               ta ki o iğneler kendilerine batana kadar...










14 Aralık 2017 Perşembe

 
  hiçbiryerden...
 ''neyim varsa
  elimde kalan
  yine de mutluyum

 ne yitirdiysem
 yitirdim
 yine de
 mutluyum   

-bakış açısı '' (süt ve bal )

 hayatımın alt üst olduğu bir dönemde
 tutunacak dal bile bulamazken
 ömrüm boyunca unutamayacağım bir el uzandı
 ve bana
''bardağın dolu tarafından bak Elif '' dedi
 o günden sonra olumsuz ne yaşadıysam hep bu sihirli sözcükler dilimden dökülür
 ve ben mutlaka mutlu olacak bir şey bulurum
 unutmayın
 hayat bu kadar acımasız değil
 acımasız olan bizleriz aslında
 ve en çok da
 benliğimize...

12 Aralık 2017 Salı

hiçbiryerden...
akşam vakti bir kitapçıda bütün rafları inceledikten sonra
tesadüfi bir rafta gözünüze ilişen o  tanıdık kitabı elinize alırsınız ve
öylesine sayfaları çevirirsiniz
hayatınızın dönüm noktasını suratınıza çarpacağını bilmeden...
ve o sayfada
     '' seni kaybetmek
        kendim
        olabilmekti ''
yazıyordur
işte o an,
kalbiniz hem paramparça
hem de küllerinden yeniden doğmanın sancısının mutluluğu arasında sıkışıp kalır.
sonra mı?
sonrası
süt ve bal...




3 Aralık 2017 Pazar

hiçbiryerden...
''Ayşecik vazoyu kırıyor
Ve ''tamir et'' bakalım diyordu babasına.
Yapıştırsam da parçalarını hayatımın
Su sızdırıyordu çatlaklarından.''
ne de güzel söylemiş değil mi Didem Madak!
bir kelime , bir bakış , bir dokunuş
biri yeterli paramparça etmeye
ardında boş bakışlar bırakmaya...
ne gerek vardı !
şu güzelim hayatta saniyemizin bile garantisi yokken
her yeri darmaduman etmeye
en acısı da
darmaduman ettiğimizin farkında bile değiliz
yakıp yıkmak en büyük hakkımızmış gibi
sanki yakmazsak yıkmazsak yıkılacakmışız gibi
saçma şeyler....
neyse dolunaya karşı bi kahve içip
güzelleşelim mi ...?


20 Kasım 2017 Pazartesi

hiçbiryerden...
ankakuşu misali küllerimden doğmanın sancısı
her gün ,
her an,
yüzüme bir tokat gibi çarpıyor.
o an acısı yıkıcı olsa da,
yeniden doğmak varya
kendin olmak
işte tüm bunlar o acıyı alıp yerine
koskoca bir gülümseme bırakıyor...
daha da korkusuz
daha da güçlü ...


birçok şey anlamını yitiriyor
anlamsızlaşıyor bazen bazı anlar...
kelimeler tükeniyor
sonra kapılar kapanıyor
bir yasemin tütsüsünün sarhoşluğunda
kahvemi yudumlarken küllerimden tekrar tekrar doğuyorum ben her gece
ve her sabah yeniden  ölüyorum...




7 Kasım 2017 Salı

hiçbiryerden...
dostumun önerisi;
''dünün , bugünden çalmasına izin verme!''
bugünümü çaldılar ama yarınım benimdir...
hayat bugün karanlıkta AĞLADIKÇA dinlerken kapıyı araladı ve gözlerime bir umut ışığı bıraktı
teşekkürler hayat...



31 Ekim 2017 Salı

hiçbiryerden...
geceleri çok severim aslında... en çok ta gece içişlerini...
belki de boş kalabalığın gürültüsünün  sessizliğe bürünmesinden ötürü gökyüzündeki o sadeliği seviyorumdur.
bilmiyorum...
tek bildiğim çok sevdiğim...
ondan mıdır ayrı düşüşümüz?
sahi neden  hep en çok sevdiklerimizden  uzaklara düşeriz?

2 Nisan 2017 Pazar

hiçbir yerden...
Yaşamak çok zor ...
Hele de kadınsanız...
Taciz edilirsiniz, tahrik etti olursunuz
Tecavüze uğrayıp öldürülürsünüz , açık giyinmişti olursunuz
Bir adam seversiniz daha doğrusu adam olduğunu zannedersiniz sizi satar zaten o yolun yolcusuydu olursunuz...
Yaşamak zor değil güç aslında ....
Güçleştirenler ise kendini adam zanneden mahlukatlar...
Hani derler ya kadınlar güçsüz diye....
Hayır  değil...
Öyle kadınlar okudum ki işte güç bu dedim
Öyle ki yıllarca canavarlar tarafından satılmış ,şimdilerde evsizlere yatacak yer ,açlara karşılıksız yemek dağıtan koca yürekli kadınlar okudum...
Siz erkekler, acıyorum hepinize o kadar çok acizsiniz ki...
Kendinizi kontrol edemeyecek kadar güçsüz ve acizsiniz.
Yazık sizi doğuran analara,
Onlar ki sizleri ne umutlarla büyüttü...
Sizse kendinizin sorgulanmaması için erkeklerin yaratılışı böyle deyip saçma sapan bir anlayışın ardına sığındınız...
Küçücük kız çocuklarına acımadan zevkleriniz uğruna hayatlarını kararttınız....
Hayır kardeşim!
Sen acizsin diye ben yolda yürürken bağıra bağıra kahkaha atmayacak değilim
Sen  tek bir saç telinden tahrik olacaksın diye saçımı kapatmayacağım,
Yüreğiniz kurumuş ,
Gözleriniz kör,
Beyinleriniz çalışmaz olmuş...
Yazık...






26 Mart 2017 Pazar

hiçbiryerden...
HOŞGELDİN ELİF ADA'M
2016 yazı halacığım biz senin varlığından habersiz , seni sabırsızca bekliyoruz . Bir yandan da ya yine olmazsa korkusu ama hepimiz umutluyuz...Halacığım test yaptırma zamanı yaklaşıyordu tabi  ben atladım direk annene ve babana dedim ki ben sonucu almaya gideceğim eğer siz de isterseniz . Ama halacığım dedim de gel bir içime sor bir yanım Elif ne yaptın sen öbür yanım pozitif çıkacak merak etme falan neyse halacığım o gün geldi çattı ama dualarla.... o gece sabah olmadı bol bol gökyüzünü izledim seni düşledim .Tabi bir yandan da ya negatif çıkarsa annene ve babana ne derim diye düşünmekten  yüreğim sıkışıyor...Neyse ki sabah oldu ve ben evden çıktım halacığım dedim ki içimden , yeni gün yeni mutluluk demektir.Neyse halacığım annen ve ben test yaptırmaya hastaneye yola çıktık ama ne annen konuşuyor ne ben ikimiz seni düşlüyoruz.Ama ikimizde anlamsız bakışlar ... Testi yaptırdık halacığım ...Şimdi de  bekle ki saat 1 olsun halacığım sanki zaman durmuş saniyeler geçmek bilmiyordu.Ve eve geldik  o gün kahve sırası bizde herkes soruyor neredeydiniz  falan tabi biz seni o kadar çok bekledik ki ne olur ne olmaz diye kimse bilmesin istedik ve benim için hastaneye gittiğimizi söyledik.
Saat 12:30 halacığım hastaneye geldim tabi baban çalışıyor annen evde haberi bekliyorlar .Tesadüf bu ya Özge ablanla karşılaştık tabi ben heyecandan ve ne yapacağımı  bilmez halde olduğumdan  dolayı yalan söyleyemedim ve biz saatin bir oluşunu beraber bekledik. Neyse saat bire beş var gittik doktorun yanına sonuçlar çıkmamış daha .. Haydi şimdi de bekle saat 1:30 olsun.Neyse halacığım dışarıya çıktık ve Özge ablanla dualar ede ede zamanın geçmesini bekledik .Özge ablan 1.20 geçe haydi gidelim çıkmıştır sonuçlar dedi ben daha çıkmamıştır dedimse de gittik doktorun yanına söyledik annenin adını tabi ben doktorun sonuç çıkmadı daha demesini beklerken doktor hamile sonuç pozitif dedi tabi ben şok ilk anlamadım afalladım yüreğim yerinden çıkıyor o sırada tabi halacığım.Doktor tutuşturdu elime sonuçları ben hala şok . Özge ablanla çıktık ama ne yapacağımızı bilmiyoruz tabi hemen babanı arayıp sonuç pozitif dedim sonuçları söyledim kapattık telefonu ve resmini de çekip yolladım.Tabi halacığım sonuçları aldıktan sonraki şok nedeniyle yarım saat ne yaptığımı tam olarak hatırlamıyorum.Eve geldim annenle Elif ablan karşıladı.Annenle sarıldık sıkı sıkı gözümüzde sevinç gözyaşları ...Anlatamam yaşadığımız mutluluğu iyiki geldin be halacığım ne güzel geldin ....Sonra kontrol zamanların başladı halacığım annen çok tedirgin çünkü seni çok seviyor ve sağlıklı bir şekilde büyüyüp doğman için tüm fedakarlıkları yapıyordu.Halacığım bu arada çok şanslısın çünkü çok güçlü bir anneye sahipsin çok ama çok sev olur mu anneni ?
İlk kontrol halacığım annen baban ve ben gidiyoruz.Doktor sonuçlara baktı ve her şeyin yolunda olduğunu söyledi ve bir ay sonra tekrar gelmemizi söyledi.
İkinci kontrol halacığım bu defa baban çalıştığından gelemedi annen, Elif  ablan, Döne halan ve ben gidiyoruz doktora ama ilk günki gibi heyecanlıyız çünkü senin kalp atışlarını duyacağız halacığım.Doktora geldik halacığım annen Döne halanla beraber muayeneye girdi ama biz Elif ablanla beraber çok heyecanlıyız muayene kapısını dinliyoruz doktor geldi ve 5 dakika sonra senin o minicik dünyaya bedel kalp atışlarını duyduk.Baban gelemediğinden dolayı çok üzgündü halacığım.Ama babana da kalp atışlarını kaydedip attık.Ve halacığım kontrollerin ardı ardına bir bir geçti çok şükür ki sağlıklı bir şekilde annenin karnında büyüyordun.
Halacığım artık daha da büyümüş annenin karnından tekmeler atıp anneciğim babacığım ben büyüyorum ve sizi çok seviyorum diyordun.Annen İskenderun'a geldi ve seninle ilk defa orada merhabalaştık halacığım.Annen bizi tanıştırdı ve sen bana hayatımın en güzel merhabasını vermiş oldun teşekkür ederim halacığım.
Ve günler ardı ardına sıraladı halacığım ve sen 17 MART 2017 günü sabah 9:03 te dünyaya merhaba dedin.Halacığım ben iş dolayısıyla senin doğumunda bulunamadım ama ruhen yanınızdaydım. Saat 9:20'de Ahmet deden beni aradı ve halası yiğenin doğdu dedi ve ben o an kuşlar gibi hafifledim ve en güzelinden bir sevinç çığlığı patlattım.Daha sonra fotoğrafın geldi ve ben İYİKİ dedim.
Hoşgeldin halacığım ailemize hepimiz seni çok ama çok seviyoruz...



5 Mart 2017 Pazar





 hiçbir yerden...
 Yazamadı...
 Aslında yazmıştı..
 Ama buralarda  her şey de olduğu gibi  kelimelere de kelepçe takıldığından  klavyedeki harfler  bir  bir delete oldu...
 Özgürlük buralarda sadece dillerde , kullanımı    şimdilik bir süreliğine yasak, yakında ömür  boyu      yasak...
 Hatta daha da ilerisi yakında kelimenin telaffuzu  bile yasak...
 Çünkü buralarda iyi güzel olan her şey yasak ,  kötülükler serbest ve alkışlanabilir...
 Kısacası buralarda yaşamak yok, hayat var  sadece nefes alıp verdiğimiz...




25 Şubat 2017 Cumartesi










hiçbir yerden...
Çıkmaz bir sokaktayım, hatta öyle ki hissettiklerim kapalı bir kutuda gibi...
Ne kaçacak yer , ne de çıkılacak bir kapı var.
O kutu  belki de benim teker teker tuğlalarını kendi ördüğümdür...
Sahi neden insan kendini kapalı kutulara, çıkmaz sokaklara  sürükler ki ?
İki günlük diye tabir ettiğimiz  şu hayatta şüphesiz ki herkesin kendisine yaptığı  en büyük haksızlıktır!









21 Şubat 2017 Salı
















hiçbir yerden...

sylvia plath gibiyim.o sırça fanustan hiç çıkamayacak gibi karamsar...

ve nilgün marmara gibi hayatın neresinden dönülse kardır diyorum...



not.alıntıdır.